12 Mayıs 2010 Çarşamba

Uzun zamandır milletten duyuyorum "bir metalcinin yolculuğunu izledin mi?" sorusunu. Dün akşam artık izleyeyim dedim ve hayal kırıklığının tam ortasına düştüm. Sahnede "God hate all us" diye bağırınca kendimizi yerden yere vurduumuz Slayer vokali, sahneden inip röportajda " Ben katoliğim. Tanrı'yı da çok seviyorum." demesin mi? Ben hep bunu ateist falan oldukları için yaptıklarını düşünür ve işte metal yea cesaret koçum benim falan derdim. Peki ya cannibal corpse'a ne demeli. Muhteşem albüm kapaklarıyla tanıyoruz zaten kendilerini. Soruyorlar nereden geliyor bu kapaklar. "Farklı bişeyler yapmazsanız bu piyasada tutunamazsınız. Kimse sizi dinlemez, konsere çıkmazsınız" diyorlar. Nasıl ya! Yalancı köpekleeeeer diye bağırasım geldi. Biz ölüyoruz aman allahım ne dedi aman allahım naptı aman aman şaşakalıyoruz. Herifler para için oynuyor anasını satim. Ne varsa Heavy Metal'de var arkadaş. Türevlerine bulaşmicaksın valla! Dio babanın evine gittiler gayet orta çağ esintili bir ev. Yaptığı müzikler yaşıyor. Mötley Crue,Motörhead, Twisted Sisters. Adamlar doğal anasını satim. Slayer ve Cannibal Corpse benim için bitmiştir. Bi daha da gelmem arkadaş!

7 Mayıs 2010 Cuma

İnanmayacaksın ama bu aralar seni çok düşünür oldum. Deli gibi güldüğümüz dakikalar, birlikte yediğimiz yemekler, birlikte içtiğimiz biralar, birlikte dinlediğimiz şarkılar... Sen sen olduğunu asla tahmin edemezsin ama bu böyle tekrar konuşmaya başladığımızdan beri. Hayatımdaki mutlu dakikalarımızı konuşuyorduk geçen gün ve en az 5 tanesinde sen vardın. "Hiç unutmam bigün oturuyoruz" ile başlayan bir sürü anımız varmış meğer. İnsanlara bakıp onların zayıf noktalarını aynı anda yakalardık. Sen  daha konuşmadan ne diyeceğini tahmin ederdim. Ve belki de elde etmek için en çok uğraştığımdın. Sonra da en salak kaybettiğim. Çok güzel gidiyordu herşey o kadar mutluydum ki. Yaşadığım boşluk tamamen senin üzerine kurulu sanırım. Senden sonra kimseyle gülmedim. Ya da kimse senin gibi dertlerimi dinleyip bana yol göstermedi. Onlar sadece eğlenebileceğimiz bir mekana gidebilmeyi istiyorlardı. Uzaktan bakıpta içemedikleri o içkileri içmek. Çıkarları vardı. Sen öyle değildin. Seni düşünüyorum bazen evet. Bir salak gülümseme beliriyor yüzümde. Sonra derin bir of çekip devam ediyorum etmek zorunda olduğum hayatta. Ne güzeldi ya seninle herşey. Şimdi de hatırlıyorumda. Ne kadar güzeldin. Hmmmmmmm... Özlemişim...

Bir otobüs yolculuğuna eş değerdir aşk
Molasızdır, muavinsizdir  ve şöförü 2 kişidir.

Hiç bir zaman sonsuza kadar giden bir otobüs görmedim
İlla varacağı bir yer olurdu...Molasız muavinsiz ve şöförü 2 kişi

Kavgalar çıkardı her zaman biri sağa kırar bir sola
Yolcular endişelenirdi ama ayrı ayrı teselli ederlerdi
Geçicek bunlar biticek biriniz alttan alın...
Biri bir müddet karışmazdı direksiyona 


Yolun sonuna gelindiğinde yıpranmıştır 2 şöförde
Biri hep sağa kırmak ister biri sola
Biri alttan almaktan bıkar biri sürekli sürmekten
En kötü yolculuktur aşk... Molasız, muavinsiz ve 2 şöförlü

Sürerken bilmezler bitince neler olacağını
Alttan almayan ağlar keşke yapmasaydım diye
Alttan alanın umrunda değildir hiç bir zaman
Aşk 2 kişiliktir ama acı çekmesi bir kişi
Aşk 2 kişiliktir ama ağlaması bir kişi
Aşk 2 kişiliktir ama ölüm bir kişi
Biri gider biri ölür... Sonu asla olmaz 2 kişi...
Aşk satın alması paha biçilemezdir
Ama yalnızlığı bedava...

2 Mayıs 2010 Pazar

seni düşündükçe
müzik duyuyorum.
yanımda olmadığından
hep ağır bir şarkı bu.
yavaş gitar soloları var içinde
notaları çok üzgün.


seni düşündükçe
müzik duyuyorum
damarlarıma doluyor notalar
kalbim nota pompalıyor

do-re-mi-fa-sol-la-si


seni düşündükçe
müzik duyuyorum
bedenin damarımdan geçen
notalarla ayakta
sen yanımdayken
çoğalıyor notalar
biraz daha gelmezsen 
bitecek şarkı


dön, yoksa nota kaybından öleceğim.
dön, kulaklarım müziğini duymazsa ne işe yarar
dön, hadi benden kıyak sol anahtarını ben çizeceğim
dön, söz veriyorum dünya'nın en güzel şarkısını besteleyeceğim
 

Copyright 2010 Absofuckinlutely....

Theme by WordpressCenter.com.
Blogger Template by Beta Templates.